Dünyadaki birçok artist biraz kaçık olmaları ile bilinir. Tuhaf takıntılar, sinir problemleri, hayat biçimleri… Birçoğuna göre sanat yapmak için gerçekliğin sınırlarını zorlamak ve toplumsal baskılardan sıyrılmak gerekir. Ama bazen de bu çok ileriye gidebilir. Gelin tarihin en ünlü artistlerinin kulağa oldukça absürt gelen en tuhaf alışkanlıklarına bir bakalım. ?
Kaynak: https://www.youtube.com/watch?v=xwnP9…
1. Michelangelo’nun öfke kontrol bozukluğu vardı ve sık sık sarhoş bir şekilde sokakta gezerek insanları rahatsız ederdi.
Bu fantazisinin ‘Judith Beheading Holofernes’ adlı eserine de konu olmuş olabileceği düşünülüyor.?
Michelangelo hayatı boyunca hiç banyo yapmamıştı.
2. Salvador Dali ölen erkek kardeşinin kendisi olduğunu düşünüyordu.
Dali sokaklarda yırtıcı bir hayvan olan oselo ile gezerdi.
3. Picasso’nun 27 ismi vardı.
Picasso yanında her zaman bir silah taşır ve onu sinirlendirenlere doğrultmaktan da çekinmezdi.
4. Han Van Meegeren sahte bir sanatçıydı. Daha doğrusu sanat sahtekarıydı.
5. Van Gogh’un ölümü aslında düşündüğünüzden daha gizemliydi.
Van Gogh 37 yaşında iken 16 yaşındaki iki kız çocuğu ile arkadaştı ve her gün buluşurlardı.
Buca Belediyesi’nde 2024-2029 döneminin ilk olağan meclis toplantısı Başkan Görkem Duman başkanlığında gerçekleştirildi. Duman, ‘5 yıl boyunca tüm meclis üyelerimizle birlikte uyum içinde, şeffaf ve katılımcı bir belediyecilik anlayışıyla Buca’mıza hizmet edeceğiz. Yolumuz açık olsun’ dedi.
Tokat’ın Turhal ilçesine bağlı Yenisu köyünde yaşanan trajik bir olayın ardından 3.5 yaşındaki Evrim, 10 Temmuz 2018 tarihinde kayboldu. Küçük Evrim’in kayboluşuyla başlayan arama çalışmaları, maalesef sonuç vermedi. O günden bu yana geçen 2 bin 72 gün boyunca, Evrim’den herhangi bir haber alınamadı. Evrim’in kaybolmasının ardından başlatılan soruşturmada gözaltına alınan anne ve baba çelişkili ifadeler vermeleri nedeniyle tutuklandı. Ancak, yapılan arama çalışmalarına rağmen Evrim’in izine rastlanılamadı ve hala bulunamadı.
Çöpler Altın Madeni’nde yaşanan facia sonası, 9 km uzaklıktaki Bağıştaş köyü de madenden olumsuz etkilendi. Geçimini hayvancılıkla sağlayan köylüler, “siyanür tehlikesi” nedeniyle süt ve peynirlerini satamadıklarından yakınıyor. Bir vatandaş “Bir balık tutup yiyemiyoruz, korkuyoruz” diye konuştu.